Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen Şanlıurfa İli Neolitik Çağ Araştırmaları Taş Tepeler Projesi kapsamında Sefertepe kazıları titizlikle devam ediyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Tarih Öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Güldoğan’ın başkanlığında yürütülen çalışmalar, alanın farklı bölümlerinde yeni buluntularla ilerliyor.
Bu yılki çalışmalar, Taş Tepeler Projesi kapsamında Sefertepe’de devam eden kazı faaliyetlerinde 39 kişilik bir ekip ile sürdürüldüğünü açıkladı. Ekip, uzmanlar, öğrenciler ve işçilerden oluşuyor ve geçen yıl elde edilen buluntuların ışığında yeni açılan bölgelerde çalışmalarına devam ediyor.
Kafataslı Oda olarak adlandırılan hücrede geçen yıla ait keşiflerden hareketle bu yıl 10.500 yıl öncesine tarihlenen 8 adet kafatası bulundu. Ayrıca bir başka hücrede ise 4 kafatasına daha rastlandı. Yetkililer, yeni buluntularla karşılaşmayı umut ediyorlar.
Geçen Yıl 31 Kafatası: Güldoğan, geçtiğimiz yıl toplamda 31 kafatası örneğiyle karşılaştıklarını belirtti. Hacettepe Üniversitesi antropoloji uzmanı Prof. Dr. Yılmaz Selim Erdal’ın yürüttüğü çalışmalar sonucu elde edilen örneklerin ilk analizleri olumlu sonuçlar verdi. Kafataslı odada bulunan örnekler, 6 aylık bir bebekten 40 yaşına kadar değişen yaş gruplarını gösteriyor.
Bu yıl, hem önceki alanlarda çalışmalar sürdürülüyor hem de rezerv olarak bırakılan yeni açılan bölgelerde kazılar devam ediyor. Şu ana kadar yeni kafatası örneklerinin geldiği bildirilmiş durumda.
6 Açmada Çalışmalar Devam Ediyor Bu yıl Sefertepe’de botanik çalışmalarına da başlandığını belirten Güldoğan, restorasyon çalışmaları kapsamında kırık halde bulunan dikili taşlar ile diğer buluntuların birleştirme süreçlerinin sürdüğünü söyledi. Şu anda toplam altı açmada aktif çalışmalar yürütülüyor. Mimari buluntulara odaklanan bu dönemde, kültürler arası ilişkilerin net bir biçimde ortaya konacağı sonuçlara ulaşılması hedefleniyor. Özellikle daha önce kafataslarıyla belirlenen nişle ilişkili özel yapı alanında yapılan yoğun çalışmada temeline ulaşıldı ve ana kayanın düzeltilmiş izleri ortaya çıktı. Ayrıca, açılmış ana kayanın üzerinde düzenli çukurların bulunduğu tespit edildi.