Deprem sonrası yenilenme ve kentsel dönüşüm çalışmalarının etkisiyle inşaat sektöründe istihdam da yükseliş kaydetti. Temmuz itibarıyla ücretli çalışan sayısı 2 milyon 129 bine ulaştı; bu, tüm zamanların en yüksek seviyesi olarak kayıtlara geçti. TÜİK verilerine göre sanayi, inşaat ve ticaret-hizmetler toplamında ücretli çalışanlar, yıllık bazda yüzde 1,2 artışla 16 milyon 101 bin 724 kişiye çıktı.
İnşaat sektöründeki büyüme, en belirgin yükselişi gösterdi. Ücretli çalışan sayısı geçen yılın temmuzuna göre %7,7 artışla 2 milyon 129 bine çıktı. Bu artış, geçen yılın aynı dönemine göre 143 bin 246 kişilik bir yükselişi de beraberinde getirdi.
Ocak 2009’dan bu yana yayımlanan veriler arasında Temmuz verisi, 2 milyonu aşan ilk ay olarak ön plana çıkıyor. Önceki en yüksek seviye ise Mayıs ayında 1 milyon 913 bin 475 kişiyle kaydedilmişti. Söz konusu dönemde sektörün üç ana alt grubunda da artışlar izlendi; bina inşaatı 1 milyon 310 bin 199, bina dışı yapıların inşaatı 259 bin 21 ve özel inşaat faaliyetleri 430 bin 909 kişi çalıştı. Yıllık artış oranları sırasıyla %9, %6,7 ve %4,7 olarak belirlendi.
İleriye dönük bakış açısından, İNDER Başkanı Engin Keçeli rekortaki yükselişi üretimin artışına ve mevsimsel şartlara bağlayarak, inşaat sektörünün bu yıl ikinci çeyrekte yaklaşık %11 büyüdüğünü ifade etti. “Bu büyüme istihdamı tetikledi. İnşaat üretiminin artması, konut üretimi ve altyapı yatırımlarıyla birlikte sektörümüzü güçlendiriyor,” diye konuştu.
Üretimdeki canlanmanın sürdürülebilirliği konusunda Keçeli, konut talebinin yüksek olduğunu, ancak arzın uzun süredir istenen düzeye ulaşamadığını belirtti. KKM uygulamalarının tamamlanmasıyla enflasyonun geri çekildiğini ve mevduat faizlerinin düşmeye başladığını hatırlatarak, 2026’nın konut için altın yıl olarak görülebileceğini dile getirdi. “Üretimi hızlandırmalıyız; arzı artırıp talebe yönelik planlı üretim gereklidir,” ifadesiyle sürdürülebilir büyüme vurgusu yaptı.
Arz ve taleple ilgili öneriler kısmında Keçeli, konut arzındaki son aylara rağmen talebin yüksek olduğunu ve stokların yeniden hareketlenmesi için üretimin artması gerektiğini belirtti. “Artık terzi usulü çalışılmamalı; talep olan bölgelerde planlı ve hedefli üretim yapılmalı,” dedi. Özellikle üniversite bölgelerinde 1+1 dairelere yönelik talebin karşılanması gerektiğini de sözlerine ekledi.
News
