Kazı alanında, volkanik tüften yapılmış yapılar arasında gün yüzüne çıkarılan tapınak, Oluz Höyük’te 6 bin 500 yıllık bir geçmişi zihinlere taşıyor. Bölgenin arkeoloji uzmanları, araştırmanın uzun yıllara yayıldığını ve arkeolojik katmanlarda Frig Dönemi’ne ait sembolik öğelerin ortaya çıktığını belirtiyorlar.
“Kayıp tapınak olarak nitelendirmemizin temel nedeni, Oluz Höyük Kubaba kutsal alanının mevcut antik kaynaklarda geçmemesidir,” ifadesiyle sözlerine başlayan Prof. Dr. Şevket Dönmez, bölgenin Herodot veya Strabon gibi kaynaklarda adının geçmemesinin bu keşfin ayrı bir önem taşıdığını vurguluyor. Ayrıca RİTÜELLERİ HENÜZ TAM ANLAYAMADIK diyerek, kazı bulgularının ritüellerinin anlaşılması adına daha çok çalışılması gerektiğini paylaşıyor.
Tarihi tapınakta, Demir Çağı katmanında ortaya çıkan Frig Dönemi’ne ait Kubaba Kutsal Alanı’nın sunaklarıyla birlikte bulunduğu kaydedildi. Tanrıça Kubaba’yı temsil eden kutsal taşın da bölgede yer aldığı ifade ediliyor. “Oluz Höyük keşfi Kuzey Orta Anadolu’da devasa bir tapınak sistemi ihtimalini güçlendiriyor” diyen bilim insanları, alanın büyüklüğü ve ritüellerin tam olarak anlaşılamadığına işaret ediyorlar.
İlk sonuçlar taşlar üzerinden elde edildi. İncelenen açık yeşil renkte ve ince taneli tüf parçaları, Doğantepe köyünde bulunan antik taş ocağından temin edildiği için büyük bir ipucu sunuyor. “Arkeometri çalışmamızın ilk bulgusu taş analizlerinden geldi. Oluz Höyük’teki taşlar Doğantepe’deki ocağın taşlarıyla aynı görünüyor ve oradan getirildiği kesinleşti,” ifadesiyle Prof. Dr. Dönmez süreci özetliyor.
Taşlar ve gizemli yapı için yapılan çalışmalar, Geleceğe Miras Projesi kapsamında sürüyor. Höyüğün %90’ında kullanılan taşlar, yapının karakterine doğrudan yön veren unsurlardan biri olarak öne çıkıyor. Astrojeoloji Uzmanı Dr. Ersin Kaygısız, “Höyükten ve taş ocağındaki kaya parçalarından numuneler alınıp laboratuvarlarda incelendi. Minerallerin desenleri benzer; taşın taşınabilirliği ve kolay işlenebilmesi, tercih edilmesinin sebeplerinden olabilir,” diyerek bulguların nasıl biçimlendiğine dair ipuçları sunuyor.
Bu arkeolojik keşif, bölgenin tarihini yeniden yazma potansiyelini taşıyor ve ritüellerin tam olarak çözülmesi için daha ileri analizler gerektiriyor.
News
